Kürsat Duymus Röportajı



Gittiği çoğu takımda sorunlar yaşamasına rağmen, oynadığı futbolla taraftarların gönlünde taht kuran bir isim. "Dayı Kürşat". Mücadele azmini ortaya koyan, hemen hemen kafa toplarını bırakmayan, kısaca futbol emekçisi, savaşcısı Kürşat Duymuş..



Tribün Dergi editörlerinden Furkan Candan, Akhisar Belediyespor'da kadro dışı bırakılan Kürşat Duymuş ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi. Kürşat Duymuş,  Azerbaycan'da forma giydiği dönemden, Orduspor'a, Akhisar'a ve bu takımlarla birlikte yaşadığı başarı ile gelen Süper Lig'e kadar bir çok konu da soruları yanıtladı. 


* Kürşat Duymuş için futbol ne ifade ediyor ? 

Dünyada milyonlarca insanın nasiplendiği ama kıymetinin bilinmediği menfaatler için sürekli kirletilmeye çalışılan masum ve çok zevk alarak, severek yaptığım mesleğim...

* Kürşat Duymuş'un oyun felsefesi nedir ?

 Hırslı ve agresif oyun felsefem var. Bu özelliklerimle de takım arkadaşlarımı oyun içerisinde ateşlediğimi düşünüyorum.. 

* Önce Orduspor, ardından da Akhisar Belediyespor ile Süper Lig'e çıkma başarısı gösterdiniz. Bu başarılarda en önemli etken neydi ?

Bunu size şöyle özetleyebilirim. Akhisar Belediyespor teknik adamlar ve futbolcular için çok iyi çalışma ortamı olan bir kulüp. Sadece işimizi düşündük, buna iyi bir arkadaşlık ortamı eklenince de, belkide bir çok insanın hesaba dahi katmadığı düşer gözüyle baktığı şirin bir ilçe takımı ile Süper Lige çıktık... 

Orduspor'da ise sadece  taraftarın ve futbolcuların  fedakarlıklar yaptığını düşünüyorum. Orduspor taraftarı takımına manevi destekten öte maddi destekte veren Türkiye'de 5 takım taraftarından bir tanesidir. Bunu da Orduspor için her yapılan kampanyaya verdiği desteklede göstermiştir. Neticesinde takımınıda kucaklayarak Süper Lige çıkarmıştır. Biz futbolcular ise gerek saha içi gerekse saha dışında birbirimize hep sarıldık. Dost olduk toprak sahada antrenman yaptık, deplasmanlara otobüsle gittik, Sorunlarımızı dışarıya yansıtmadık. 26 yıl sonra şampiyon olduğumuzda o şehrin ne hale geleceğinin hayalini kuruyorduk. Hayallerimizde çok şükür gerçek oldu. Kupayı Ordu'ya getirdiğimizdeki o insan selini coşkuyu asla unutmayacağım..


* Bir çok kulüpte futbol oynadınız. Çok iyi vakit geçirdiğiniz, ekonomik olarak iyi, ruhen kendinizi çok iyi hissettiğiniz takım?

Kesinlikle Çaykur Rizespor. Orada 8 sezon futbol oynadım.
Bu saydığınız 3 unsuruda orda oynadığım ilk yıllarda yaşadım.

* Orduspor'da forma giyerken takımda ki hava nasıldı ? Şehir ve halk ile birlikte taraftarın size hatırlattıkları neler ?

Takımdaki arkadaşlığımız çok iyiydi. Taraftarın iç sahada her maç trübünleri doldurması destek vermesi bizi aşırı şekilde havaya sokuyordu. Ankara'daki final maçında 70. dakikadan sonra çok yorulmuştuk. Orduspor'lu taraftarlarımız bunu hissetti ve desteğini arttırarak resmen bize güç kattı. Bilinçli taraftar diye ben buna derim. Bunu da asla unutamam. 


* Bir dönem Azerbaycan Ligi'nde Bakü forması giydiniz.. Türkiye'ye dönme nedeniniz ne ? Azerbaycan Liginin kalitesi hakkında düşünceleriniz ?

Azerbaycan'a gitme nedenim Bülent Korkmaz'dı. Onu kıramazdım sırf Bülent hoca gel dediği için gittim. Dönme nedenim de bizim futbol anlayışımızla çok farklı olmasıydı. Bülent hoca lig bitmeden bırakınca bende sezon sonunu bekledim. Konuşup ayrıldım. Lig kalitesi tesisleşme olsun, şartlar olsun oyun anlayışı Türkiye'nin 15 yıl önceki hali diyebilirim. Ama futbola müthiş bir yatırım var. Biz yerimizde saymaya devam edersek Azerbaycan bizi sonraki yıllarda geçebilir...

* Orduspor'dan ve Akhisar Belediyespor'dan ayrılma sebebiniz nedir ? 

Orduspor'dan neden ayrıldığımı bende bilmiyorum doğrusu. Lig biter bitmez helalleşip ayrılabilirdik de. Aslında güzel bir şekilde bunlar futbolda var herhalde benim bir yıl nasıl bir oyuncu olduğumu anlayamadılar. Denemeye alır gibi sezon başı 1. ve 2. etap kamplarına gittim. 3. etap Hollanda kampı öncesi, yönetim kurulunun  almış olduğu karardan dolayı kendine takım bul diye bir tebligat aldım. Ve de kulüple bağlantım koptu..  

Akhisar'da ise Hamza Hoca ile sorun yaşadım. Fikirlerim kendisiyle uyuşmadığı için ters düştük bunun neticesinde Akhisar Belediyespor'dan ayrıldım..  

* Çalışmaktan en çok zevk aldığınız teknik direktör kimdi  ?

Bülent Korkmaz ve Uğur Tütüneker hem karakter olarak hemde futbol anlayışı olarak en beğendiğim teknik adamlar. Ülke futbolunda teknik adam olarak çok daha iyi yerlere geleceklerini düşünüyorum.

* Aktif futbol hayatınız bittiğinde ne yapmayı düşünüyorsunuz ? 

Futbolu bıraktıktan sonra bu işe direkt orta yerden başlamayacağım.. Yabancı dilimi geliştirip yurt dışında teknik direktörlük için eğitim almayı düşünüyorum. İşine emek vererek yapanları tenzih ediyorum ama ülkemizde bir çok teknik adam sadece ilişkilerini ön planda tutarak kendilerini geliştirmeden ülke futboluna katkıyı 2. planda bırakıp olayı sadece maddiyat olarak görüyorlar. Hâl böyle olunca da olduğumuz yerde bile kalamıyoruz.

* Bir stoper olarak sizi şuana kadar en çok zorlayan oyuncu kimdi ? 

Hakan Şükür stoperler için tutulması zor bir forvet oyuncusuydu. Golcülüğünün dışında yıpratıcı bir forvetti. En çok beni Hakan Şükür zorladı.. 

* Orduspor'da oynuyorken, " Dayı Kürşat " diye tribünlere çağırırdık sizi. Orduspor taraftarları ve genel olarak taraftarlar hakkında düşünceleriniz ? 

Onlar beni sevdiklerini bana "dayı" diye hitap ederek gösteriyorlardı. Bu da beni mutlu ediyordu. Ordu tam bir futbol şehri futbolu ve takımlarını çok seviyorlar. Hâl böyle olunca da çarşı da, pazarda heryerde insanlar önünüze çıkıp takımla ilgili merak ettiklerini sorarlar. Kendi yorumlarını da ekleyerekk... Birde bakmışsın ki çok güzel bir sohbetin içindesin. Onlara ne kadar teşekkür etsem azdır.. 

* Profesyonel liglerde 20'ye yakın gol atmışsınız.. En önemli ve en güzel golünüz sizce hangisi ?

2007 yılında Ankaraspor'da oynarken Ligin son maçı olan K.Erciyes deplasmanında benim son dakikada attığım golle kümede kalmıştık. Estetik olarak da anlam bakımından da çok güzel bir goldü..

* En iyi Türk teknik direktör ve Türk oyuncu sence kim? 

Kesinlikle Şenol Güneş.. Onu anlatmaya kelimeler yetmez.. Selçuk İnan ve Arda Turan diyebilirim.. 

* Röportajı tamamlama zamanı. Son olarak ; 
Futbol hayatınıza devam edecek misiniz ? Devre arası transferi için size gelen bir teklif var mı ? 

Şuan kendimi iyi hissediyorum.  Henüz 33 yaşındayım.  Kendimi iyi hissettikçe de futbola devam edeceğim. 35-36 yaşında ülkemize gelen yabancı oyuncular kadar bir şeyler verebileceğimi düşünüyorum. (!) Kulübümle resmi olarak fesih yapmadığım için henüz bir takımla görüşmedim. 

Furkan Candan / Tribün Dergi 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuzu buraya giriniz...

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...